Responsive web tasarım, duyarlı, uyumlu web tasarım anlamına da gelir. Son zamanlarda ismini sıklıkla duyduğumuz bu web tasarım şekli ilk olarak 2010 yılında ortaya çıktı ve son bir kaç yıldır dünyada ve ülkemizde popüler oldu.
Responsive tasarım, web sitesinin mobil, akıllı cihaz ve tablet cihazlardan girildiğinde site içindeki görsel, yazı gibi elementlerin ekran genişliğine göre yeniden şekillenip ekrana tam oturması ile oluşur. Genellikle desktop, tablet ve mobil versiyon olarak 3 aşamalı şekilde tasarlanır.
Bilindiği gibi web sitelerine mobil cihazlardan girildiğinde kullanıcılar linki görüntülemekte ve gezinmekte zorluk yaşarlar. Eğer girdikleri site responsive yada mobil site değilse, okumak istedikleri alanı ancak zoom (yakınlaştırarak) yaparak, kısıtlı bir alanı görüntüleyebilirler ve kulanım güçlüğü yaşarlar. Site menülerini gezmekte oldukça güçtür ve menüler akıllı cihaz uyumlu olmadığı için genellikle gitmek istedikleri linki bulamayabilirler.
Responsive sitelere mobil cihazlardan girildiğinde menüler şekil değiştirip genellikle üstten açılacak şekilde kullanımı kolay bir sürüme dönüşür. Fontlar ve imajlar alt alta gelerek ekranda zoom yapmadan kolayca okunacak şekilde sıralanır. Hatta mobil versiyonda önem derecesi düşük elementler gizlenir, sadece kullanıcıya sayfayla ilgili en yalın halde bilgi gösterilir.
Arama motorlarında responsive siteleri ciddi şekilde destekliyor. Bir sayfanın arama motorlarında hem kendi alan adı hem de m.alanadi.com gibi farklı subdomain altında bir mobil versiyonunun olmasındansa tek url ile sayfanın responsive yapılması daha uygun buluyor. Çünkü mobilden yapılan aramalarda genellikle arama motorları sayfanın mobil uyumluluğuna dikkat etmeksizin sonuçları sıralıyor.
Mobilden web site ziyaretleri dünyada %25 seviyelerine yükseldi ve kısa sürede daha da artacak. Bu sebeple responsive özellikli web sitelerinde ciddi bir artış öngörülüyor.